‘Mühendislerin can güvenliği yok’
Adem Batuhan SEVER- Edirne
TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Tekirdağ Şubesi’ne bağlı Edirne Temsilciliği tarafından temsilcilik binasında düzenlenen basın toplantısında, 6 Şubat depremlerinin ardından değeri daha da anlaşılan yapı güvenliği ve bu güvenliği denetleyen yapı denetim firmalarında görev yapan mühendislere yönelik şiddetin, son yıllarda arttığına dikkat çekildi. 81 ilde ortak gerçekleştirilen basın açıklamasını yapan TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Edirne Temsilcisi Kadir Aydoğdu, yapı denetimi sisteminin yapılan son ‘e-dağıtım’ değişikliğinin ardından, inşaat mühendislerine olan şiddetin yükseldiğini vurguladı.
‘YAPI DENETİM HİZMETİ SERBEST PİYASANIN REKABETÇİ KOŞULLARINA TERK EDİLDİ’
Yapı denetim kanununun ön gördüğü sistemle, denetim hizmetinin kamusal niteliğinin ortadan kaldırıldığını ifade eden Aydoğdu, yapı denetimin ticari bir hizmet olarak kurgulandığını kaydetti. Aydoğdu; “Başta deprem olmak üzere doğa olaylarının afete dönüşmesini önlemek bilimsel yöntemlerle, mühendislik hizmetlerinin doğru bir şekilde uygulanmasıyla mümkündür. 6 Şubat 2023 tarihinde yaşadığımız, sonuçları itibariyle tarihimizin en büyük depremleri, yapı üretimi ve denetimi süreçlerindeki sorunları bir kez daha gün yüzüne çıkarmış, yapılarımızın güvenliğinin sağlanması için etkin bir yapı denetim sisteminin kurulmasının, yapı üretim sürecinin her evresinin bağımsız bir şekilde denetlemesinin zorunluluğu, kamuoyunca daha iyi anlaşılmıştır. Buna karşın, yapı denetim sistemimizin hem mevzuattan hem de uygulamadan kaynaklı sorunları olduğu gibi durmaktadır. 4708 sayılı Yapı Denetimi Hakkında kanununun öngördüğü sistem, denetim hizmetinin ‘kamusal’ niteliğini görmezden gelmekte, denetim hizmetini ticari bir hizmet olarak kurgulamaktadır. Halkın can ve mal güvenliğini yakından ilgilendiren yapı denetim hizmeti serbest piyasanın rekabetçi koşullarına terk edilmektedir” dedi.
‘YENİ DÜZENLEMEYLE GELEN SİSTEMLE, MÜHENDİSLERE YÖNELİK ŞİDDET ARTTI’
Yapı denetime 1 Ocak 2019 tarihinde gelen düzenlemeyle ‘e-dağıtım’ sistemine geçiş yapılmasından sonra, mühendislere yönelik sözlü ve fiziki şiddet sayılarında artış yaşandığına dikkat çeken Aydoğdu; “Yapı denetim sisteminde yapılan düzenlemelerle, 1 Ocak 2019 tarihi itibariyle yapı denetiminde ‘e-dağıtım’ sistemine geçilerek, hangi yapıda, hangi yapı denetim kuruluşunun görev alacağının elektronik ortamda bakanlık tarafından belirleneceği bir değişiklik yapılmıştır. Bu değişiklikle, yapı denetim kuruluşunun müteahhit ile olan ilişkisinin kesilmesi amaçlanmıştır. Düzenleme ile birlikte denetim faaliyetinin müteahhitle parasal ilişkisinin kesilmesi, denetimlerin daha da artmasına önayak olan olumlu bir gelişme sağlamıştır. Yapılan düzenleme, denetimin bağımsızlaştırılarak yapı kalitesinin arttırılmasını amaçlamış olsa da yeni sorunları da beraberinde getirmiştir. Yapı denetiminin kamusal bir hizmet olduğu, bu hizmeti veren meslektaşlarımızın da kamu hizmeti verdiği gerçeğinden hareketle meslektaşlarımızı koruyan yasal düzenlemelerin yapılması gerektiği açıktır. Özellikle bu düzenlemeden sonra şantiye sahalarında yapı denetimi görevini icra eden mühendislere öncelikle şiddet olayları artmış, mühendislere yönelik sözlü ve fiziki şiddet olayları, son dönemlerde ise tırmanışa geçmiştir” şeklinde konuştu.
‘ŞİDDETE KARŞI ÖNLEM ALINMALI, MESLEKTAŞLARIMIZA KARŞI ŞİDDET SON BULMALIDIR’
Aydoğdu, 6 Şubat depremlerinin ardından yapı denetiminin öneminin daha da anlaşıldığının altını çizerek, mühendislere karşı şiddete yönelik ilgili kamu kurum ve kuruluşların tedbir alması gerektiğine vurgu yaptı. Aydoğdu; “Resmi rakamlara göre 50 binden fazla canımızı yitirdiğimiz, 11 ilimizde büyük yıkımlara yol açan 6 Şubat depremlerinin ardından inşaatların yapım süreçlerinde denetim ve kontrollerin önemi net bir şekilde görülmüş olmasına rağmen meslektaşlarımızın görevlerini doğru ve sağlıklı bir şekilde yerine getirmesinin engellenmesi ve şantiyelerde şiddete uğramasına karşı önlem alınmaması kabul edilemez. Deprem gerçeğiyle karşı karşıya bulunan ülkemizde yapı üretimi ve denetimi süreçleri toplumun can ve mal güvenliğini yakından ilgilendiren süreçlerdir. Dolayısıyla meslektaşlarımızın şantiye sahalarında verdiği hizmet de kamusal niteliktedir. Bu yanıyla meslektaşlarımıza yönelik şiddet, kamu güvenliğini ve sağlığını tehdit etmektedir. Şantiyelerde denetim ve yönetim grevini yürüten meslektaşlarımız kamu görevlisi niteliğinde sayılmalı, can güvenliklerinin sağlanması da bizzat kamu gücünün sorumluluğunda olmalıdır. Önemle vurgulamak isteriz ki; Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı başta olmak üzere şantiyelerdeki şiddete karşı ilgili kurum ve kuruluşlar gerekli tedbirleri almalı, meslektaşlarımıza yönelik şiddet son bulmalıdır” diye konuştu.
0 Yorum